Din İşleri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Diyanet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mecbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
Cembiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hançer
Bozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öçürge, Silgi
Folklor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halkbilimi
Alakalandırılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
Haya Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
Kamp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oba
Utkulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Her Hâlde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam
Beribenzer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
Hüveyda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Albeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelgel, Alım, Çekicilik, Hava
Minnetdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
Gökyüzü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
Münderecat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
Süzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
Avunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
Bitki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük
Matmazel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayan
Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
Mağaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satım Evi, Dükkân, Salon
Silüet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı
Hanek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söz
Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek
Roketatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
Celallenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
Sunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Takdim
Hafifsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsememek, Küçümsemek, Mühimsememek, Yeğnisemek
Ziynet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Bezek
Varsayım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.