Mecbur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mahveden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Mızrap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
Gezici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyyar, Gezgin
Hoşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Letafet
Empresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
İstişare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak
Nalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakman, Takunya
Aktüalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncellik, Aktüellik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Esef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
Daktilo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncak
Özge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öbür, Yabancı, Yad
Abitleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşmek
Azınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
Alarga Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak
Zeng Sesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zil
Gardiyanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
Kizir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy Bekçisi
Toplam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekûn, Yekün, Mecmu
Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
Siyasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Politika, Siyaset
Yok Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
Kombine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplu
Kalamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sazlık
Boşuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
Gezim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
Flört Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Çevirgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
Kobay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denek
Mütercim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen
Sarf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
Maazallah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah Korusun, Allah Esirgesin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.