Albeni kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gelgel, Alım, Çekicilik, Hava
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kaside kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samav
Açık Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Sersem
Azim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlılık, Sebat
Okul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektep, Meslek
Kurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
Ehemmiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
Kalburüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Değerli, Güzel, Seçme
Ekşimsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vantilatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estireç, Yelletke, Fan, Fırıldaklı Yelpaze
Eşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
İzolatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
Psikanaliz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruh Çözümü
Aha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşte
Artçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümdar
İnsanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşeriyet
Veçhe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
Ev Bark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mülk
Minkab kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
Darılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
Dü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İki
Onamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
Bilimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin
Buruntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
Şirret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
Yok Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
Eleştirmeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
Kellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsızlık, Dazlaklık
İhtiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan
Batmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık
Madun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alt
Habis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
Aile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.