Silüet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gölge, Karaltı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Uzaklaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azletmek, Çıkarmak, Kovmak, Kurtarmak, Sökmek
Sayım Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
Ek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İlave, İlişik, Koşma, Şekilci, Ulama
Evecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
Akıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
Arşiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgelik
Hapishane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
Rahmetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merhum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gündüz Gösterimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matine
Şato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
Totalitarizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcılık
Zam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Ekleme, Katma
Entelektüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Münevver
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
Beyazperde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinema Doğrusu Beyaz Perde şeklinde yazılır.
Oyulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
Kafa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
Muvazeneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Ölçülü
Sadakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
Mutena kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemli, Seçkin, Özenli
Sırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal
Terennüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
Uslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durulmak, Düzelmek, Islah Olmak
Müdahale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
Zımbırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıltı
Zeban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil
Merkür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzıtilek, Utarit
Boz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Süslü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş, Bezenmiş
İğdiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktalanmış
Müktesebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanımlar
Temsilci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.