Eğitim Sitesi

Vurgu Nedir? Vurgu Hakkında Kısaca Bilgi

Vurgu Terimi Hakkında Bilgiler

Tiyatro Terimi Olarak Vurgu:

1- Oyun düzeninde tasarımın bir öğesi. Bir uygulamada çeşitli yöntemlerle kişiler, yığınlar, eşyalar ve simgeler vurgulanır. Yönetmenin önemli işlerinden biri, seyircinin en çok gözüne çarpması gereken şeyi seçmesidir. Vurgu, gövde görünüşleri, değişik alanlar, ilişkiler, karşıtlıklar, yükseltiler ve benzeri şeylerle sağlanır.

2- Sahne konuşmasında bir tümceyi, belli bir durum içindeki anlamını doğru vererek söylemek için uygun sözcükleri yoğunlaştımakta kullanılan ses vurgusu.

 

Türkçe-Dil Bilgisi Terimi Olarak Vurgu:

Sözcük içinde bir hecenin, cümle içinde bir sözcük ya da sözcük grubunun diğerlerine göre daha baskılı, kuvvetli söylenmesine vurgu denir. Vurgunun kelime vurgusu, cümle vurgusu, anlam vurgusu ve ünlem vurgusu gibi türleri vardır.

 

Edebiyat Terimi Olarak Vurgu:

1- Konuşma, okuma sırasında bir hece veya kelime üzerine diğerlerinden daha farklı olarak yapılan baskı, aksan.

2- Sözcüklerde, cümlelerde, dizelerde yan yana gelen sözcüklerin kimi hecelerin ötekilerine oranla daha dik ve baskılı söylenişi.

 

Diksiyon ve Hitabet Terimi Olarak Vurgu:

Konuşma, okuma sırasında bir hece veya kelime üzerine diğerlerinden daha farklı olarak yapılan baskı, aksan.

 

Sanat Terimi Olarak Vurgu:

İzleyicilerin dikkatini çekmede etkin olan sanatsal faaliyetler içinde bir alan. Bu alanlar genellikle zıt-kontrast ölçüler, şekiller, renkler ya da diğer farklı yapılar.

 

Müzik-Dans Terimi Olarak Vurgu:

Müzikte vurgu Accent yani > işareti ile belirtilir. Üzerine konduğu notanın ya da akorun diğerlerine göre daha vurgulu çalınmasını gerektirir.

 

    Benzer Tiyatro Terimleri

    Kaba Güldürü: Kalın çizgili, kaba esprilere ve hareketlere dayandırılarak, salt eğlence amacıyla geliştirilen güldürü.

    İbiş: Doğaçlamaya dayanan Türk halk tiyatrosunda güldürünün baş yapımcısı olan uşak tipi.Bu tip Türk kuklasından gelmiş ve Kel Hasan'ın "Tuluat Kumpanyası'nda geliştirilmiştir.

    Geleneksel Gösteri: Çağdaş tiyatro kavramına karşıt kavramı getiren tiyatro.Bir toplumun kendine özgü yapısının oluşturduğu ve o toplumun yapısında değişiklik sureciyle yakın ilintisi içinde sürmüş,daha sonraki dönemlerde kalıplaşarak donmuş ve kendi özelliklerini korumuş tiyatro.

    Stanislavski Sistemi: Stanislavski tarafından sistemleştirilmiş özdeşleyime dayalı oyunculuk yöntemi. Psikolojik gerçekçi oyunculuk sanatının başkuramcısı olan Stanislavski, özdeşleşmeyi oyunculuğun temeline koymuş; oyuncudan her şeyden önce gerçeği istemiştir. Stanislavski'nin psikoteknik yöntemi, "üretici özdeşleyim" kuramı, oyuncunun rolünü rastlantısal esinlenmeye bırakmayarak, önçalışma sırasında çağrışımlanan birçok esinin saptanarak, yaratma anında "duygulanımsal anımsama" yoluyla yinelendirilmesine dayanır. Stanislavski'nin yöntemsel ilkeleri, "duygulamsıl bellek" yoluyla duyumların yeniden üretilmesi, yaratıcı düşlemgücü ve eksiksiz dış dünya bilgisidir. Stanislavski, oyuncunun tasarım ve eylem gücünü harekete geçirmek için düşgücü ve yoğunlaşma temrinleri geliştirmiştir; buna göre oyuncu kendisine şunları söylemelidir: "Benim için önemli olan olaylar değil, benim ne yapacağımdır, sahnede çevremde olup bitenler gerçek olsaydı eğer, benim onlar karşısında ne gibi bir tavır alacağımdır". Stanislavski, "yaratıcı düşlem gücü" sistemini, "duyguların mantığı"nı, daha sonra "eylem mantığı", "psişik eylem" kavramıyla gelişmiştir. Stanislavski'nin tüm dünyada oyunculuk eğitimini ve oyunculuk anlayışını derinden etkilemiş olan sistemi, çağımızda başlıcalıkla ABD'li oyunculuk yöntemi Lee Strasberg tarafından geliştirilmiştir.

    Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.

    Online Tiyatro Terimleri Sözlüğü