kararlanmış; kararı verilmiş; karara bağlanmış
Online Hukuk Terimleri Sözlüğü
Verilen kararda belirsiz hususların kararı veren merci tarafından açıklığa kavuşturulması.
ipucu; belirti; bilinen bir olgudan bilinmeyen bir olgunun (sonucun) çıkarılması; aksi isbatlanana kadar kabul edilen.
duruma göre
İbrazında ödenecek paranın bankadaki hesapta olmadığı çek
köy
ödünç
Uygun olmadığını bilerek yapılan eylem.
Karayolları trafik taşıtlarının uğrayacakları kazadan doğacak zararların tamamının karşılanması için yapılan sigorta türü.
Kanunun suç saydığı bir eylemi ve onu meydana getirecek hareketin sonuçlarını bilerek ve isteyerek işlemek iradesi
Yapılmakta veya ileride yapılacak olan bir binanın yapımı borcunu ve bina tamamlandığında da kat mülkiyeti kurulması yükümünü doğuran bir irtifak hakkı.
Bağımsız bölümler üzerinde kurulan kat mülkiyeti hakkına sahip olan kişi.
Kat mülkiyetine konu taşınmazdaki bütün kat maliklerinin oluşturduğu kurul.
Bir yapının bağımsız bölümleri üzerinde kurulan, arsa payı ve anagayrimenkuldeki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyet hakkı.
kesme; kesilme; karar verme; sona erdirme
Davada taraf olan ve yasanın dava taraflarına verdiği hakları kullanan kişi.
Noter.
Noter.
hale gelmek
kaideler; usuller; kurallar; yasalar