Mülâhaza:düşünce; görüş
Mülâhazât:düşünceler
Mülatefe:Birbirine latife etmek. Şakalaşmak. İltifat etmek.
Mülga:Kaldırılmış, ilgâ edilmiş.
Mülhak evkaf (vakıf):vakıf yöneticileri(mütevelliler) tarafından yönetilen ve Vakıflar Genel Müdürlü
Mülki:ülke ile ilgili; ülke yönetimine ilişkin
Mülkiyet hakkı:Kişiye, kanunların öngördüğü sınırlar içinde, sahibi olduğu maldan v
Mültezem:gerekli görülen; kayırılan
Mülzem:bağlı
Mümas:Temas eden. Değinen
Mümâselet:benzeme; benzeyiş; andırma
Mümasil:örnek; misâl; benzeyen; andıran
Mümellek-ün-leh:kendisine bir şey temlik olunan kimse
Mümellik:temlik eden; mülk olarak veren kişi
Mümessil:temsil eden; temsilci
Mümeyyiz:sezgin; temyiz eden; iyiyi kötüden ayırma yeteneğine (temyiz gücüne) sahip kimse.
Mümtâz:üstün; ayrıcalıklı; imtiyazlı
Mümteni:çekinen; imtina eden; olamaz;
Mün'akit olmak:bir sözleşmenin kurulması; akdin oluşması; üzerinde anlaşma yapılmak
Münakale:Bir taşınmazla ilgili yeni kayıtla eski kayıt arasında bağlantı kurma. (tedavül)
Münakasa:Artırma ve eksiltme.
Münasip:Uygun
Münâzaa:uyuşmazlık; çekişme; anlaşmazlık
Münaziünfih:niza konusu; uyuşmazlık konusu olan şey; dava konusu
Münbais:doğan; ileri gelen
Müncer:sonuçlanan; şu veya bu sonuca varan
Müncezib:Beriye çekilen, cezbedilen.