Kutsallaştırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kutsamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Artı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif, Toplama İşareti, Zait, Fazlalık
O Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öte
Sesucaltan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
Hâsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
Siktirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
Zarar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
Yaygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Nötralizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlaştırma, Yüksüzleştirme
Tahta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahşap, Kara Tahta
Yönseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
Mühür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
Ampul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lambacık
Kalmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Yola Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak
Dümdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
Bahri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denize Ait, Denizel, Denizsel
Blender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı
Muvakkaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvakkati
Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
Onaylama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
Casusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıtlık
Yakarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
Fonem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbirim
Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
Soldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Ayrışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
Yıkamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumak, Temizlemek
İthal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alım
Nadanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
Orospu Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.