Soldurmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Almak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç
Doğan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
Yani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şu Ki, Demek, Bu Demek Ki, Şu Demek Ki, Sözün Kısası, Doğrusu
Yine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
Afişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
Tabela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Çizelge
Üzülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak
Uçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gülmeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
Kafadaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
Gereksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
İşbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
Nahif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf
Onursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyetsiz, Şerefsiz
Sakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiklet, Ak Reçine
Munis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
Ücra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapa, Uçra
Gümüşbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aterina
Rabıtalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı
Mesaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Git kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
Hece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslem
Cefa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
Müsabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmacı, Karşılaşmacı
Vurgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Muhtekirlik, Müptela, Soygun, Spekülasyon, İhtikar, İnme
Yalkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Revnak
Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge, Bölüm, Kat
Emaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik
Kedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Pisik, Pişik
Bahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
Kasten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıtla, İsteyerek, Kasti, Mahsus, Taammüden
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.