Artı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pozitif, Toplama İşareti, Zait, Fazlalık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şikâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
İthaf Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
Bigâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
Falsolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
Dil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gönül, Lisan, Yürek
Hasta Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi
Akva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli, Sağlam
Mahdut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Monizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekçilik
Siyah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara
Kalkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
Yüklem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Mahmul
Zırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
Ezbere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
Bucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
İşaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
Muvakkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen
Siz Dizimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
Abuhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İklim
İzmihlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Hinterland kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Everek, İçbölge
Zabıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutanakçı, Kolluk, Polis
Baş Göz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
Sırsıklam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga
Yol Sakçısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Polisi
Sanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
Tamuğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Batırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
Ferz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vezir
Kemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
Şaşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapıtmak, Şaşalamak, Şaşmak, Tanlamak, Hayret Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.