Sınırsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sonsuz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tasarlayarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taammüden
Çalgılı Çağanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
İfşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
Düşünceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı
Yetişkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Yetişmiş
Tören kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merasim, Seremoni, Resim, Şadlık, Tantana, Anma, Kutlama, Karşılama, Uğurlama, Evlenme
Resul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peygamber, Elçi, Yalvaç, Haberci, Nebi
Şantöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Kadın)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Entegrasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşme, Uyum, Birleşme
Çağrı Cihazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı
Hükmetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
Tatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Hissetmek
Cemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
Cilvelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkırdamak
Açık Deniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin
Makat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak Yeri, Kıç
Berhayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
Prezant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtımcı, Sunumcu
Organizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt
Otamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi Etmek
Mühlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
Riayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
Özvarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefis
Mevcut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Var, Var Olan, Bulunan, Birey Tutarı
Boşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
Durgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
Peçelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
Tenhalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
Kıyasıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
Kör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü
Kroki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.