Saklamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kafiyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyaksız
Hortum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burağan
Bilgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malumatlı, Malumattar, Malumat Sahibi, Haberli, Agâh, Haberdar, Uyanık
Esrarkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu Bağımlısı
Cenup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güney
Gaddar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz
Vilayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İl, Valilik, İlteberli, Eyalet
Ilıklaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıştırmak, Ilıtmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
Müşerref kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
Bazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen
Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
Kâgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
Sinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık
İnşaatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıcı
Sokak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçe
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Bağırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida
Tematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
Surat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
Yanılsama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galatıhis
İstelagmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Sureta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan
Tebdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
İdmansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
Tevazulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uysal
Çarpık Çurpuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü
Halas Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
Müfettiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
Yeleken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havadar
Açık Saçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Müstehcen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.