Prezant kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tanıtımcı, Sunumcu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
Kalıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Durum, Patron
Sonbaharda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
Riayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
Nakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
Alarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin
Peydahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Buhurdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
Sinirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek
Zevce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı, Hatun
Serilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak
Ilıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Çermik
Çöp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız, Zibil, Zirzibil
Mahzurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı
Tebelleş Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elçekmemek
Yaramaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Haylaz, Hınzır, Haşarı
Alamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
Kroki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
Çiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sidik
Hararetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkun, Canlı, Koyu
Buzçözer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defroster
Aşağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz
Enjektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne
Himaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
Göçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
Beslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
Tim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım
Akbasma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksu, Katarakt
Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
Amplifikatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç
Reşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Yetişkin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.