Mızrap kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mühür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal
Şikâyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Sızlanma, Yaygara
Galeyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşma, Kaynama, Coşkunluk
Çelimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
Saksı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa
Gömmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Batırmak, Defnetmek
Savt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses
Yanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
Kelle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa, Kafatası, Tane, Başak
Avutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
Rint kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalender
Gözsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli
Gocunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acışmak, Çekinmek, Kaçınmak, Üstüne Götürmek, Alınmak
Paralel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enlem, Koşut, Muvazi
İnançlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
İlk Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Maatteessüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maalesef
Kuyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavşan
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
Subay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit
Civelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
Yaraşır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
Kaburga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
Darmadağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Oyulgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saplamak, Sokmak
Erişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrak
Vokal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü, Sesli, Sessel
Erteleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecil, Tehir, Talik
Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek
Sehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Pay
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.