Çelimsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aksiseda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
Cezbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
Aksakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Evliya
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Silgiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
İktidarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
Mensur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yazı
Sedye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
Görünüşte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sureta
Bünye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
Bakarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göre
Silkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Vahdaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
Söyleyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz
Voltaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Yığılışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Şefik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşfik, Sevecen
Kupa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Teselli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
Cemaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Toplum, Ehil, Kütle
Kavkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Antik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
Sıvık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vıcık Vıcık
İşlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İş, Muamele
Tedvir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Yönetmek
Şekva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Materyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Çoğalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
Uhuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Devamsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreksizlik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.