Gözsüz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Görme Engelli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
Konakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel
Bitişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu
El Gün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
Yayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
Muhteva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Açık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
Özür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
Beğenilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Maruf, Mazbut, Zarif
Fedakarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özveri, Esirgemezlik
Farz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Düşünmek, Sanmak, Saymak, Tutmak
Vahdaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
İstiare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğretileme, Ödünç
Geliştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya
Konsültasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenes
Milenyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binyıl
Formalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem, İşlem
Naz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
Muhtıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatma, Uyarma, Uyarı Yazısı, Andıç
Sukut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
Denizçakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
Denizanası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medüz
Müzminleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenleşmek, Kronikleşmek
Girişimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
Hasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
Konvertibilite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgenlik
Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
Soyut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abstre, Mücerret
İlk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
Yarıçap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf Kutur
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.