Mendil kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Suluk, Yağlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Müsadere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
Burs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
Zamanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakitli
Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
Evrensel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alemşümul, Üniversal
Uyarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
Düzbucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
Mücadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meşbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolmuş, Dolu
Kırçıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
Eğiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Yamukluk, Meyil
Gagayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Martı
Yersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
İlhak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Bağlama, Ekleme
Alkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspirto
Kömek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaheret, Torpil, Yardım
Art Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
Buluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak, Kavuşmak
Baldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümce
Terslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Reddetmek
Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Nötr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
Hörgüç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Güven
İçtimaiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
Korku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara
Tezene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Mızrap
Sarkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
Bağnaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
Pratik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
Musibetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feci
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.