Pratik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çıngıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
Götürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
Siyasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal
Gönen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Göl; Nem, Rutubet; Nemli (Toprak)
Az Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
Akıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Us, Bellek, Beyin, Düşünce, Hatır, Kanı, Karın
Sobelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak
Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İptidai Tahsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
Nezaretçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
Boylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu
Sepetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
Çarliston kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Uzun
İstikraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç
Kenar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek
Yalabımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parıldamak, Parlamak
Futbol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Topu
Uzmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
Elzem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
Düz Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
Asuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
Boyuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunlamasına, Durmaksızın, Aralıksız, Arasız, Ara Vermeksizin
Hareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli
Polip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
Delik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
Çoğun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sık Sık, Ekseriya
Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Davranmak, Düzeltmek, Etmek, Gitmek, Görmek, Hareket Etmek, İfa Etmek, Kılmak, Kurmak, Olmak, Onarmak, Tamir Etmek, Tutmak, Uygulamak, Yaratmak, Oldurmak
Varolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
Otalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
Balkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Güzel, Parlak, Sancı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.