Faraza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenge Gelmek, Usanmak, Yılmak
Yakışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yaraşıklı
Zamanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
Komik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Mezeli, Güldürücü
Örtmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
Müzelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Köhne
İçtima Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Faydasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nafile, Yararsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kâşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
Minyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zarif, Küçük, Sevimli, Küçümen
Sakinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
Tezyit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak
Hikâyeler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
Sağgörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
Kaburga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
Semirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
Şambaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baba Tatlısı
İthal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alım
Kimsesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızlık
Savurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsrif, Bedharç, İsrafçı
Vakıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Farkında Olan
Yöntem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
Küsmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küs
İyileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirilmek, Kaynamak, Yakşılaşmak, Salah Bulmak
Yumru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukde, Yamru Yumru, Şişkinlik, Kabartı, Tümsek
Olay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
Dayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
Riyaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkanlık
İskambil Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt
Sayfalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizanpaj
İntihap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçim, Seçme
Birebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.