Hikâyeler kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kısas
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şoförlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
Tuşe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak
Arkalıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedir
Gedmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek
Yetişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Büyümek, Dayanmak, Erişmek, Gelişmek, Gitmek, İdare Etmek, Olmak, Öğrenmek, Takip Etmek, Ulaşmak, Uzanmak, Üremek, Varmak, Vasıl Olmak, Kafi Gelmek
Arslan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aslan
Referandum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması, Halk Oyu, Kamu oylaması
Babayiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mert, Güçlü, Yürekli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Erkek Berberi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Birge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Mutabık, Ortaklaşa
Arpacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İt Dirseği
Ağız Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Agu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Platonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
Ürpermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
Bigudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarmaç
Peşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
Zırıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
Demir Hat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
Üdeba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
Uyanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Depreşmek
Masa Tenisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pingpong
İzah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
Nene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Babaanne, Büyükanne, Nine
İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
Seçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
Kulübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
Otomatikman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
Mübadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
Keşifçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.