Kâşif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kılkapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Dostane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostça
Veyahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
Temayüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
İhtiyatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
Kirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
Tahlil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek
İz Düşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; İrtisam, Mürtesem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üşengen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Tembel
İltihaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yangılı
Asar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
İcbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlama
Garplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batılı
Muallim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Okutman, Öğretmen
Katkısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tam
Tabansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek, Yüreksiz
Deney kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
Rivayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti
Parlamenter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
Ehlidil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rint, Kalender, Gönül Eri
Oluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
Soğurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Mihmandar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Behemehal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
Taslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak
Teşebbüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişme, Girişim, Deneme, El Atma
Tesadüfî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantısal
Selef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncel
Yalabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Parıltı, Güzel, İkiyüzlü, Kaypak, Sevimli, Şimşek, Yakışıklı, Oynak Alev
Faktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unsur, Etmen, Etken
Prosedür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlek, İşlem, Yöntem
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.