Olay kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Paye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Rütbe, Orun
Değim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
Münferit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına
Plaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler
Hazzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Beğenmek, Haz Almak, Hoşlanmak, Lezzet Almak
Kesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Payapay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Tastamam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Merbutiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık
Açık Deniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin
Bukağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
Bağış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane
Kadağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
Hostes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
Arkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Sıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden
Dalkavuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
İtina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen, İhtimam
En Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
Tutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafazakâr
Kırıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilvelenmek, Gamze Etmek, Kır Vermek, Naz Etmek
Zıngırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
Fal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Remil, Bili, Kehanet
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Otomobil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araba
Doldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kaplamak
Yeltenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Kalkmak, Meyletmek, Özenmek
Muharebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
Totem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ongun
Dolaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çetrefil, Girift
Zorla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Zoraki
Abd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köle, Kul
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.