Azletmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Azat Etmek, Kenar Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rejisör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
Yenen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galip
Vıcık Vıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıvık
Salamanje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek Odası
Hudutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırsız, Sonsuz
Afyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiryak
Koruyucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hami, Kalkan, Muhafız, Vaki
Vasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Böbürlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak
Sevecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şefkatli, Mihriban, Müşfik
Yağar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
Recmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak
Dinleme Salonu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
Kefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
Tecrübesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
Tümce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümle
İzinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezun
Sızıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
Rayiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koku
Yöntem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
Müstevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Küfran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nankörlük
Öğrenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
Vücutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
Toplam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekûn, Yekün, Mecmu
İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak
Yüzüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun
Safiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Boklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis
Yankılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Aksiseda Vermek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.