Sevecen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şefkatli, Mihriban, Müşfik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Güreşçi Köprüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köprü
Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
Gazaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
Usavurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
Kademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
Erkânıharbiyeiumumiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelkurmay
Sisli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sislenmiş, Bulanık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
Mostra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermelik, Örnek, Örneklik, Numunelik
Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
Zımbalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Onmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
Gelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
Bucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
İfliç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç
Yakınsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
Cezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma
Çıldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
Organlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
Dilekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ariza, İstida, Arzuhal
Açığa Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, İfşa Etmek
İdrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Sidik, Çiş
Misli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Katı
Haramzade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piç
Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
Belge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
Yapımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör
Dört Dörtlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Mükemmel, Tam
Komutanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandanıık
Sevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme
Şalvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.