Didar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yüz, Çehre
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yöntem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
Toht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
Aday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
Korkusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
Şimşek Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Gardiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolcu
Taksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
Hazırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Viyadük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü
Kaldığında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kala
Mücahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
Çalıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
Sevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
İzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takip
Mutekit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
Rahatsızlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
Süzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
Nezaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Ray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
Cebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi
Camedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Valiz
Kaybolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
Haysiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu, Kişilikli
Gerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
Ateş Parçası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
Atlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Atlanmak, Binmek, Çıkmak, İnmek, Tullanmak, Yanılmak
Haricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan
Mezar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
Barbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız
Vize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmi İzin; Ara Sınav
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.