Eğitim Sitesi

Online Tarih Terimleri Sözlüğü

Online Tarih Terimleri Sözlüğü

Menhir

Cilalı Taş Devri'nden kalma, belli bir sayı ve düzenekte dik olarak yerleştirilmiş taş anıtlardır.

Menkulat

Bir yerden bir yere taşınabilen mallar.

Menşevik

Rusça'da azınlık anlamına gelen politik bir sözcüktür. Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nde Lenin'in önderliğindeki Bolşeviklerin (çoğunluk) karşısında yer alan Plehanov'un önderliğindeki azınlık grup için söylenmiştir.

Menşur

1. Genellikle serdarlık, Kırım Hanlığı, vezirlik, kazaskerlik, Eflak ve Boğdan Voyvodalığı ile beylerbeyliği gibi yüksek görevlere atananlar için çıkarılan padişah buyruğudur. Genel anlamda ise; halifelerden alınan sultanlık yetkisidir. Menşur alametleri olarak Abbasi halifesi tarafından hükümranlığı tanınan devlet adamlarına, davul, tığ, teber, sancak gibi objeler gönderilirdi.

2. İslamiyet öncesi Türk toplumlarında yoktur. Herhangi bir olay veya kararla ilgili olarak halifenin onayının alınması işlemine "Menşur" denir.

3. Osmanlı Devleti'nde padişah tarafından vezir, beylerbeyi gibi yüksek rütbeli memurların atanmasına ilişkin verilen özel beratlara verilen isim.

Menzil

Hareket halinde olan bir ordu veya kervanın bir günlük yolu sonunda ulaştığı konak yeridir. Anadolu Selçukluları zamanında menziller arasındaki uzaklık 35-40 km. arasında değişirdi.

Menzil Teşkilatı

Ticaret yolları üzerinde konaklama, dinlenme ve ihtiyaçların giderildiği yerlerden oluşan teşkilattır.

Kuruluş yıllarından sonra giderek büyüyen ve çok geniş bir coğrafyayı hakimiyeti altına alan Osmanlı Devleti'nde merkez ile eyalet ve sancaklar arasındaki haberleşme gereksinimi giderek artmış ve artan mesafe nedeniyle haberleşme işleri zorlaşmıştır. Zamanla artan bu gereksinimi karşılamak amacıyla gerçek anlamda bir teşkilatlanma ancak Kanuni Sultan Süleyman zamanında, Lütfi Paşa'nın sadrazamlığı dönemindedir.

Osmanlı haberleşme ve ulaşım teşkilatının son derece önemli bir unsuru olan menzilhaneler; önemli devlet işleri ile ilgili haberlerin görevlilerce bir an önce ulaştırılmasını sağlamak amacıyla bir gün batımı mesafelerde konaklama noktaları şeklinde inşa edilmiş mekanlardır.

Kelime olarak; konak, iki konak arası, bir konak yol, merhale, ikamet olunan yer, tatar konağı, posta ve posta tatarları atlarının bulunduğu yer anlamına gelen menzilhane, Osmanlılarda daha çok devlete ait resmi haberleşmeyi sağlayan posta teşkilatı için kullanılmıştır

Dönemin postanesi sayılabilecek menzilhanelerde haberleşme işleri "tatar" olarak da bilinen ulaklar aracılığı ile sürdürülmüştür. Ulakların haber ulaştırma işlerini kolayca gerçekleştirmeleri amacıyla menzillerde belli sayıda at bulundurulmuştur. Menzil kullanımıyla yapılan haberleşmede, ulaştırılması istenen emir ya da haber, ilk merkezden çıkan ulakla bir sonraki merkeze iletilmiş ve orada hazır bekleyen diğer bir ulakla bir sonraki merkeze ulaştırılmıştır. Ancak çok önemli ve gizli haberler tek ulak kullanılarak sağlanmıştır. Özel eğitim görmüş ve son derecede güvenilir kişilerden oluşan bu ulaklar ara merkezlerde at değiştirmek ve dinlenmek suretiyle önemli ve gizli haberleri ilgili yerlere ulaştırmıştır.

Merci

Başvurulacak yer veya makam.

Merdut

Reddedilmiş.

Merkantilizm

1- Amerika'da altın ve gümüş madenlerinin bulunmasının ardından, devletlerin esas veya asıl zenginliklerini değerli madenlerden meydana geldiğini savunan ve korumacı bir politikadan yana olan iktisadi öğreti.

2- XV. ve XVIII. yüzyıllar arasında egemen olmuş, ticaret burjuvazisinin çıkarlarını öne alan, gönencin üretim alanında değil, ticarette ve anamal birikiminda olduğunu ileri süren öğretidir. Bu öğretiyi benimseyenler "sat ama alma" sloganı ile hareket ederek kasalarında en fazla altını biriktirmeye çalışırlardı.

Mesen

Sanatçıları, bilim adamlarını koruyan, her yönden onlara destek olan, para yardımında bulunan varlıklı kimselerdir.

Mesih

Hz. İsanın adlarından biridir.

Mesire

Gezilecek yerler.

Meşk

1- Yazı veya müzikte alışmak ve öğrenmek için yapılan çalışma, el alıştırması.

2- Yazı veya müzik dersi.

Meşru

Yasal.

Meşrutiyet

Hükümdarla yönetilen bir ülkede, hükümdarın ya da bir başbakanın başkanlığı altında bir hükümetin ya da yasaları yapan seçilmiş bir parlamentonun bulunduğu yönetim biçimidir. Kısaca parlamenter krallık olarak da nitelendirilebilir.

Meşveret

Danışma.

Mevâli

1. Emevilerin Arap olmayan Müslümanlara verdikleri isim.

2. Müslümanlığı kabul etmiş Arap olmayan Müslümanlara azatlı köle manasındaki bu isim verildi. Bunlar Müslüman Arapların üstün tutulmasından rahatsızlık duyuyorlardı. Bu durum, toplumda birlik ve beraberliğin bozulmasında önemli rol oynamıştır.

Mevali Politikası

Arap milliyetçiliği politikası. Emeviler'in kendi soyundan gelen Araplara değer vermesidir. Arap ve Müslüman olup Emevi soyundan olmayan Abbasiler bu ayrıştırıcı politikaya karşı Türk ve Farisilerle işbirliği yapıp Emeviler'in yıkılmasını sağlamıştır. Bu politika İslamiyet'in yayılmasını olumsuz etkilemiştir.

Mevlevî

Mevlâna Celâleddin Rumî'ye bağlanan tarikat ve ona girmiş olanlar.

Mevlevilik

Mevlana Celalettin Rumi'nin oğlu sultan Velet tarafından, Mevlana'nın ölü-münden sonra, XIII. yüzyıl-da Konya'da kurulan, temeli Mevlana'nın görüşle-rine dayanan, evreni tanrı-nın bir belirtisi sayan, varlığın birliği ilkesini benimseyen, insanı evrenin özü olarak gören, müzikli, rakslı tören-lerle tanrıya ulaşmayı amaçlayan sünni tarikattır.

Diğer Tarih Terimleri

İlk Sayfa ... 55 56 [57]58 59 ... Son Sayfa

Tarih Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 1886

Terimler Sözlüğü Ana Sayfa