Yüksek bir ülkü uğrunda ölme, şehit olma (Şehitlik).
Online İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü
Patladığında etrafa küçük parçalar saçan bir tür top mermisi.
Dayanıklı bir tür kaba yün kumaş.
Uğursuzluk.
1- Diploma.
2- Kurum ve kuruluşların bildirdikleri bir olayı doğrulamak ya da desteklemek için düzenledikleri belge.
Şartlar, koşullar.
İslam hukukuyla ilgili.
Tarikat kurucusu, bir tarikatta en yüksek dereceye ulaşmış olan kimse.
Osmanlı Devleti zamanında kabinede Sadrazamdan sonra yer alan ve din işlerine bakmakla beraber dünya işlerine de din bakımından karısan üye (Devlet işlerinin dine uygun olup olmadığı hakkında fetva verirdi).
Ülkü, düstur. Bir nesneyi başkalarından ayıran belirti, iz.
Kuzey.
Tahıl için kullanılan, sekiz kiloluk ölçek.
Söyleyiş özelliği. Konuşma tarzı.
Danışma kurulu.
Bilinç.
1- Söz verme, yüklenim.
2- Bir şey yapmayı üstüne alma, üstlenme.
Saldırma, hücuma geçme.
Bağnazlık.
Bir bölgeyi savunmak için yapılan ve silahlarla güçlendirilen yapı.
İnsanın zorluklara, kötü ve güç durumlara karşı koyabilme gücü, kaldırma, katlanma.