Kaba ve ağır iş.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
kırk kelimesinin mecaz anlamı Pek çok.
deli çıkmak kelimesinin mecaz anlamı Çok sinirlenmek.
imza kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir dalda ün yapmış yazar, sanatçı.
kısıtlamak kelimesinin mecaz anlamı Sınırlamak, daraltmak.
yapkın kelimesinin mecaz anlamı Sarhoş.
çırpmak kelimesinin mecaz anlamı Çalmak, hırsızlık etmek.
kerte kelimesinin mecaz anlamı Derece, radde.
uyanık kelimesinin mecaz anlamı 1. Açıkgöz, kurnaz, cingöz. 2. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 3. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili.
irikıyım kelimesinin mecaz anlamı İri yapılı, gövdeli.
dalgacı kelimesinin mecaz anlamı İşine gereken önemi, özeni ve dikkati göstermeyen.
cilve kelimesinin mecaz anlamı Görünme, ortaya çıkma, tecelli.
çektirmek kelimesinin mecaz anlamı Birinin sıkıntı çekmesine yol açmak.
güçlü kelimesinin mecaz anlamı 1. Etkisi, önemi büyük olan, forslu. 2. Nitelikleriyle etki yapan, etkili.
çevrelemek kelimesinin mecaz anlamı Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek.
araç kelimesinin mecaz anlamı Bir amaca ulaşmak, bir şeyi elde etmek için yararlanılan kişi ya da şey.
havasını almak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birinin eli boş çıkmak. 2. Birini sakinleştirmek. 3. Karşıdaki kişinin böbürlenmesinin boşuna olduğunu ortaya çıkarmak.
alerji kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık.
çirozlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Çok zayıflamak.
el ense etmek kelimesinin mecaz anlamı Yenmek, mağlup etmek.
yoğun kelimesinin mecaz anlamı 1. Artmış, çoğalmış bir durumda olan. 2. Dolu, sıkı, sıkışık, çok. 3. Şişman, iri, tombul.
ayık kelimesinin mecaz anlamı Aklı başında, anlayışlı, uyanık, zeki, açıkgöz.
boyut kelimesinin mecaz anlamı Durum, içerik derinlik, genişlik, büyüklük kapsam.
çiğnemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Sayılması gereken bir şeyi saymamak, itibar etmemek, ayaklar altına almak. 2. Egemenliği altına almak, hükmetmek.
yapışkan kelimesinin mecaz anlamı Çekilip gitmek bilmeyen.
ilerlemek kelimesinin mecaz anlamı (Soyut şeyler hakkında) Daha çok veya daha zorlu olmak.
sarsmak kelimesinin mecaz anlamı Birinin işini veya esenliğini bozmak.
taka kelimesinin mecaz anlamı Eski arabalar için kullanılır.
dalaşmak kelimesinin mecaz anlamı Ağız kavgası etmek.
hâlleşmek kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyle yakından ilgilenmek.
çıkıntı kelimesinin mecaz anlamı Her şeye itiraz eden, huzursuzluk çıkaran (kimse).