elektrik kelimesinin mecaz anlamı

elektrik kelimesinin mecaz anlamı:
Çarpıcılık, cazibe, canlılık.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

dallanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yayılmak, gelişmek, genişlemek. 2. Karışık, güç ve içinden çıkılmaz duruma girmek.

övütmek kelimesinin mecaz anlamı Yemeği sindirmek.

alan kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konu veya çalışma çevresi. 2. Bilim, sanat gibi uğraşlarda konu ya da çalışma çevresi.

kızağa çekmek kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.

diplomat kelimesinin mecaz anlamı İlişkilerinde kurnaz, becerikli olan.

kıvranmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Acı çekmek, üzülmek. 2. Bir şeye çok ihtiyaç duymak.

pehlivan kelimesinin mecaz anlamı Boylu boslu ve güçlü kişi.

çözmek kelimesinin mecaz anlamı Bir sorunun güç noktasını bulup onu anlaşılmazlıktan kurtarmak.

asalak kelimesinin mecaz anlamı Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, tufeyli.

dişlemek kelimesinin mecaz anlamı Güçlenmek, dediğini yaptırır olmak.

paslanmak kelimesinin mecaz anlamı Tembellikten, işsizlikten ya da devinimsizlikten uyuşup kalmak.

şişirmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Abartmak. 2. Bir sözü veya yazıyı gereksiz yere uzatmak. 3. Baştan savma iş görmek.

tecen kelimesinin mecaz anlamı Azgın hayvan.

yuvarlanmak kelimesinin mecaz anlamı Umulmadığı halde ölmek.

kötürüm kelimesinin mecaz anlamı İşleyemez, iş çıkaramaz.

veresiye kelimesinin mecaz anlamı Özensiz, gönülsüz, önem vermeden.

sızmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yorgunluktan kendinden geçerek uzanıp kalmak. 2. Bir topluluk ya da örgütün arasına karışmak.

can kelimesinin mecaz anlamı Çok içten ve sevimli, şirin.

akış kelimesinin mecaz anlamı Sürüp gidiş, ilerleyiş.

kuşak kelimesinin mecaz anlamı Aynı çağda yaşayanların tümü, nesil, göbek, batın.

hizmet etmek kelimesinin mecaz anlamı Birinin amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak.

sermek kelimesinin mecaz anlamı Boşlamak, savsamak.

avukat kelimesinin mecaz anlamı Üstüne vazife olmadığı, gerekmediği halde başkasını savunmaya, onun adına konuşmaya kalkışan kişi.

gömlek kelimesinin mecaz anlamı Basamak, kat, terece.

göbek bağı kelimesinin mecaz anlamı Yakın ilişki.

ceberut kelimesinin mecaz anlamı Acımasızlık, zorbalık.

damlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir yere çağrılmadan birdenbire, teklifsizce, çekinmeden girmek, çıkagelmek.

vadi kelimesinin mecaz anlamı Çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz.

ihraç etmek kelimesinin mecaz anlamı Çıkarmak, dışarı atmak.

çarpık kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü. 2. Aksi, ters, huysuz bir biçimde.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü