Bir işte tutulması gereken yolu kestiremeyerek bir şöyle bir böyle yapmak veya olduğu yerde sallanıp yol alamamak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
sarkmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yolunu uzatmak. 2. Taciz etmek, rahatsız etmek.
el kelimesinin mecaz anlamı Aracı, vasıta.
etiket kelimesinin mecaz anlamı 1. Kimlik. 2. Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol.
hamur kelimesinin mecaz anlamı Öz, asıl, maya.
tufan kelimesinin mecaz anlamı 1. Şiddetli yağmur. 2. Çok yoğun veya şiddetli şey.
devrik kelimesinin mecaz anlamı Darbe ile makamından indirilmiş.
halife kelimesinin mecaz anlamı Çok iyi yetişmiş, eğitilmiş kimse.
okşamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Hafifçe dövmek. 2. Bir kimseyi hoşnut etmek.
robot kelimesinin mecaz anlamı Başkasının buyruğu ile iş yapan, kendi akıl ve iradesini kullanmayan kimse.
küfe kelimesinin mecaz anlamı Kaba et, kıç.
bahar kelimesinin mecaz anlamı 1. Gençlik dönemi. 2. Yeşillik, yenilebilen otlar. 3. Bir şeyin, bir işin başlangıcı.
kaz kelimesinin mecaz anlamı Budala.
yumurta kelimesinin mecaz anlamı Erkeklik bezi, erbezi.
danışıklı dövüş kelimesinin mecaz anlamı Başkalarını aldatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış, şike.
çöreklenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir yerde, orada yaşayanları rahatsız etme pahasına sürekli kalmak, yerleşmek. 2. Bir duyguyu güçlü ve sürekli olarak duymak.
komando kelimesinin mecaz anlamı Vurucu güç.
sili kelimesinin mecaz anlamı İffetli.
ısınmak kelimesinin mecaz anlamı Yadırgamaz olmak, hoşlanmış olmak, alışmak.
tango kelimesinin mecaz anlamı Aşırı bir biçimde son modaya uyarak giyinmiş (kadın).
tutsak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeye ya da kimseye çok bağlı.
soytarı kelimesinin mecaz anlamı Hile yapan ve yaltaklık eden kimse.
uçurum kelimesinin mecaz anlamı 1. Felaketli sonuç. 2. Büyük fark, ayrılık.
kekremsilik kelimesinin mecaz anlamı Asık suratlı olma, yüzü gülmeme.
üşütük kelimesinin mecaz anlamı Aklını yitirmiş kimse.
falso kelimesinin mecaz anlamı Yanlış veya yapılmaması gereken bir davranış.
milyoner kelimesinin mecaz anlamı Çok varsıl.
çatı kelimesinin mecaz anlamı 1. Barınılan, sığınılan yer. 2. Belli bir amaca yönelik kimselerin oluşturduğu birlik.
berhava etmek kelimesinin mecaz anlamı Bitirmek, yok etmek.
bayrak kelimesinin mecaz anlamı 1. Öncü. 2. Simge, sembol.
sıcaklık kelimesinin mecaz anlamı Sevgi, içtenlik ve sevimlilik.