Budala.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
el ense etmek kelimesinin mecaz anlamı Yenmek, mağlup etmek.
yükseltmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değerini olduğundan çok göstermek. 2. Artırmak, yeğinleştirmek, şiddetlendirmek.
tat kelimesinin mecaz anlamı Hoşa giden durum, lezzet, zevk.
beşaret kelimesinin mecaz anlamı Çok çirkin ve biçimsiz şey.
siyah kelimesinin mecaz anlamı Koyu renkte.
kaşınmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi aleyhinde olan bir işlemi sonuçlandıracak hareketlerde bulunanlar için söylenir. 2. Kötü bir karşılık gerektiren davranışlarda bulunmak.
virt kelimesinin mecaz anlamı Çok yineleme, diline dolama.
kale kelimesinin mecaz anlamı Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer.
dolmak kelimesinin mecaz anlamı Sabrı tükenip öfkesi taşacak hale gelmek.
yamyam kelimesinin mecaz anlamı Yabanıl, vahşi.
sarhoş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyden çok fazla mutluluk duyan. 2. Hoşa giden bir etki ile kendinden geçmiş olarak, esrik.
yarım kelimesinin mecaz anlamı Hastalıklı, sakat sağlıksız.
kılavuz kelimesinin mecaz anlamı Ruhsal ve zihinsel bakımdan yol gösteren, ışık tutan kimse.
götürmek kelimesinin mecaz anlamı Kaybolmasına, yok olmasına yol açmak.
borçlu kelimesinin mecaz anlamı Bir yükümlülük altında bulunan.
görüş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir olay, varlık veya düşünce üzerinde varılan yargı, fikir. 2. Benzerlerinden ayıran özellik, konsept.
elini sürmemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Hiç karışmamak, bir şey yapmamak 2. Bir işi kendine yakıştırmayarak tenezzül etmemek. 3. İlgi göstermemek.
etki kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim.
barbar kelimesinin mecaz anlamı Kaba ve kırıcı.
yıkılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak. 2. Yok olmak, mahvolmak. 3. Yüklenmek.
düğüm kelimesinin mecaz anlamı Anlaşılamayan, çözülemeyen karışık durum.
sütliman kelimesinin mecaz anlamı Gürültüsüz ve olaysız.
arter kelimesinin mecaz anlamı Trafiği çok yoğun olan yol.
uyuz kelimesinin mecaz anlamı Hareketli ve canlı olmayan, uyuşuk, pısırık, miskin kimse
körfez kelimesinin mecaz anlamı Kuytu, işlek olmayan.
helak kelimesinin mecaz anlamı Bitkin bir duruma gelme veya getirme.
didişmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Geçimini sağlamak amacıyla güç şartlarda çalışmak, uğraşmak. 2. Geçinememek, sürekli tartışmak.
kabak kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz, görgüsüz, kaba.
dişlek kelimesinin mecaz anlamı Sözünü geçiren; istediğini yaptırabilen kimse.
ölmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Solmak. 2. Çok sıkıntı veya acı çekmek. 3. Değerini, geçerliliğini yitirmek, kullanılmamak.