bilgiç kelimesinin mecaz anlamı

bilgiç kelimesinin mecaz anlamı:
Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

satılmak kelimesinin mecaz anlamı Para veya çıkar karşılığı, gizlice karşı tarafa hizmet etmek.

kaynak kelimesinin mecaz anlamı Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi.

hanım evladı kelimesinin mecaz anlamı Nazlı büyütülmüş, çıtkırıldım kimse.

acı çekmek kelimesinin mecaz anlamı Üzülmek, üzüntü içinde kalmak.

kader kelimesinin mecaz anlamı Genellikle kaçınılmaz kötü talih.

derinlik kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konunun veya durumun özü. 2. En duyarlı nokta. 3. Karanlık, bilinmeyen dönem.

uyuz kelimesinin mecaz anlamı Hareketli ve canlı olmayan, uyuşuk, pısırık, miskin kimse

elini sürmemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Hiç karışmamak, bir şey yapmamak 2. Bir işi kendine yakıştırmayarak tenezzül etmemek. 3. İlgi göstermemek.

kalafatlamak kelimesinin mecaz anlamı Çeki düzen vermek.

dalmak kelimesinin mecaz anlamı Başka bir şeyle uğraşamayacak veya başka bir şeyi düşünemeyecek biçimde kendini bir şeye kaptırmak.

sigortalı kelimesinin mecaz anlamı Güvence altına alınmış.

paslanmak kelimesinin mecaz anlamı Tembellikten, işsizlikten ya da devinimsizlikten uyuşup kalmak.

açlık kelimesinin mecaz anlamı 1. Kıtlık. 2. Aşırı istek içinde bulunma.

yürütmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Amacına eriştirmek. 2. İleri sürmek. 3. İşinden çıkarmak.

atılım kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir konuda, bulunduğu yerden daha ileri bir noktaya gitme çabası ya da gidiş.

derin kelimesinin mecaz anlamı 1. Pek içten gelen veya içe işleyen. 2. Çok içten gelen. 3. Dip.

iklim kelimesinin mecaz anlamı Ülke, diyar.

yürümek kelimesinin mecaz anlamı 1. Gereği gibi yapılmak veya ilerlemek. 2. Ölmek.

kırkambar kelimesinin mecaz anlamı Birçok şey bilen kimse.

aksak kelimesinin mecaz anlamı Yolunda gitmeyen, iyi işlemeyen.

tüketici kelimesinin mecaz anlamı Bitiren, mahveden.

asalak kelimesinin mecaz anlamı Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, tufeyli.

çekişmek kelimesinin mecaz anlamı Hafif düzen kavga etmek.

yürek kelimesinin mecaz anlamı 1. Yüreklilik, cesaret. 2. Acıma duygusu.

didiklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi kendini harap etmek, üzmek. 2. Bir konuyu bütün ayrıntılarıyla gözden geçirmek, iyice araştırmak. 3. Huzursuzluk vermek, sıkıntıya sokmak.

kulübe kelimesinin mecaz anlamı Alçak gönüllülük göstermek amacıyla "ev" anlamında kullanılan bir söz.

düztaban kelimesinin mecaz anlamı Uğursuz.

uğraşmak kelimesinin mecaz anlamı Birine kötü davranmak.

efsane kelimesinin mecaz anlamı Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye vb.

hukuk kelimesinin mecaz anlamı Ahbaplık, dostluk.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü