Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
yüzmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Dalgalanmak. 2. Herhangi bir durumun en aşırı derecesinde olmak. 3. Herhangi bir şeyle üzeri kaplanmak, bir şeye bulanmak.
tüketici kelimesinin mecaz anlamı Bitiren, mahveden.
akşam güneşi kelimesinin mecaz anlamı Ömür sonu.
azgın kelimesinin mecaz anlamı Gözü dönmüş, çok öfkelenmiş kişi.
mide kelimesinin mecaz anlamı Yemek yeme isteği.
sıyrık kelimesinin mecaz anlamı Utanması olmayan.
kriz kelimesinin mecaz anlamı Bir toplumun, bir kuruluşun veya bir kimsenin yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran.
sulandırmak kelimesinin mecaz anlamı Ciddiyetini, ağırlığını kaybettirmek.
yumuşak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay yola gelen, uysal. 2. Hoş, tatlı, okşayıcı. 3. Oyalayıcı, tatlı.
uygun kelimesinin mecaz anlamı Orantılı, oranlı.
tor kelimesinin mecaz anlamı Görgüsüz, acemi, toy.
inek kelimesinin mecaz anlamı Aptal, bön.
dinamizm kelimesinin mecaz anlamı Davranışları canlı ve hareketli olan canlının özelliği.
dalgalanmak kelimesinin mecaz anlamı Hareket durumunda olmak, kıpırdamak.
dağılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir topluluğun, kuruluşun varlığı son bulmak, fesh olunmak. 2. Etkisi, gücü azalmak.
alerji kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık.
yokuş aşağı kelimesinin mecaz anlamı Başarısızlığa doğru.
şakayık kelimesinin mecaz anlamı (Şarkı, şiir için) Söylemek.
omurgasız kelimesinin mecaz anlamı Düşüncelerini çıkarları doğrultusunda değiştirebilen, ilkesiz.
kıyas kelimesinin mecaz anlamı Tasım, bir tutumla karşılaştırma.
zıddiyet kelimesinin mecaz anlamı Sevişmezlik.
benzetmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü bir duruma getirmek, bozmak, berbat etmek. 2. Dövmek.
pirelenmek kelimesinin mecaz anlamı İşkillenmek, huylanmak, kuşkulanmak.
yarım kelimesinin mecaz anlamı Hastalıklı, sakat sağlıksız.
didişmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Geçimini sağlamak amacıyla güç şartlarda çalışmak, uğraşmak. 2. Geçinememek, sürekli tartışmak.
yakınlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Aralarında sıkı ilişki doğmak.
korsan kelimesinin mecaz anlamı 1. Başkalarının hakkını zor kullanarak alan kimse. 2. Bir hakkı izinsiz olarak kullanan.
havai kelimesinin mecaz anlamı Dilediği gibi davranan, uçarı, hoppa.
kazınmak kelimesinin mecaz anlamı Varını yoğunu çıkarıp vermek.
net kelimesinin mecaz anlamı Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan.