İhvan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bahsetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas
Sünepe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Uyuşuk
Sabah Vakti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
Fecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
Meymenet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğur
Koşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşun
Envai Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
Isınamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İç Açıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
Vesvese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
Üst Dikili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
Müstesna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
Örneğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak
Yığılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Kıvam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyuluk, Tav, Yoğunluk
Düğü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pirinç
Cevaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt Olarak, Yanıtça
Kafa İçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafatası
Münhezim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Nükleer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
Jeotermal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
Amir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyuran, Buyurucu, Üst, Baş
Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
İşgüzar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, İşbaz
Koklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
Nevbenev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
Cuma Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
Pürtük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
Arakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız
Arter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atardamar, Trafiği Çok Yoğun Olan Yol
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.