Cascavlak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İlahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça
Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
Dip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
Hışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Öfke
İade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
Şahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel
Seme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Sersem, Beceriksiz
Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komple, Meşgul, Yoğun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yolcu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek
Müspet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
Şavkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak
Nail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Erişmek, Kavuşmak, Ulaşmak
Birinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
Tırsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
Kodaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük
Sepici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak
Yanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanma, Şikayet, İlenme, Beddua; Tekrar
Vasıflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
Tırmıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Kaydolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
Yeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
Ağzı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
Vuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe, Tempo
Yansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Bitaraf, Nötr
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Dosya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
Yanlışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata
Taksir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm
Sentaktik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimsel
Uzanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik
Şaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak, Şaşalamak, Tanlamak, Hayret Etmek
Site kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kent, Şehir
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.