Uç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Büyükbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
Uğurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
Lenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
Ütilitarist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararcı
Sançmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
Dalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cummak, Uyuklamak, Uyumak
Dürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Çeyiz, Hediye
Müdafaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Savunmak, Tutmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mabut
Feza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Uzay
Fırıldakçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Aranje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
Sosyolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
Gaddar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz
Kategori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulam, Grup
İvaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Ödün, Taviz
İkircikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütereddit
Suni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma, Yapay, Yapma, Yapmacık, Eğreti
Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
İslam Gizemcisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
Bildirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz
Münafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
Gözükme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezahür
Karşı Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
Fraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
Pike Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şığımak
Turfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir
Başkaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırı, Mukabele
Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
Saklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
Radikalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köktenci
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.