Underground kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yeraltı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Seyir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyüş, Gidiş, İzleme, Temaşa, Piknik, Bakma, Eğlendirici
Oran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
Satıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
Çekinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Seki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça
Gençler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoluk Çocuk
Tahvil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses
Küçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokak
Haşmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem
Kırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
Ekstra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
Nümayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri, Gösteriş
Tükenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
Tamir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Yapmak
İltihaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
Geriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
Lafçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
Nazire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür
Solgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarı
Hilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
Birazdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az Sonra
Geçinememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak
Düşünüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
Tanış Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
Keçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
Godoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Kaçırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.