Ekstra kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hüsran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
İmha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
Atıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
İzolasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Tecrit
Kitapsaray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Harikulade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Eşi Görülmemiş, Çok Güzel
Ortaağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortasıklet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
En kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
Etimoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
Sövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
Hizmetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
Keçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
İstifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilim, İşinden Çekilme
Sarmaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılgan
Çapanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başa Dert Olacak Durum
Cerahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara
Ilıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Çermik
Soymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Garet Etmek, Vurmak, Yüzmek
İmrenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
Düşmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık, Adavet, Husumet
Muhtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Erkin
Merasim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tören, Yol Yordam
Taş Pamuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
Belli Belirsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Dâhice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökelice
Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak
Türkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Kudurganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgınlık
Cezve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
Jurnalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.