Kaçırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tutulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
Hissedar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
Darlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk
Zafer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
Başarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyet, Sükse
Kayınpeder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
Rehavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
Mütemadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uyarlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak
Kovculuklar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
Layık Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
Bungunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
İnce İş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
Çöl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk
Ebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamacı, Nine
İlim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Bilim, Nitelik, Özellik
Eza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
Atlanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
Kağnı Arabası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
İrtica kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gericilik, Kaytaklık
Bilmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Kazara, Yanlışlıkla
Kit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Macun
İnak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nas, Dogma
Sarsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
Muvazzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
Sofra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desterhan
Genelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler
Kavuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Kazaen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazara
Fenalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
Efendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.