Geçinememek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Olası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
Vakitsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamansız, Sürevsiz
Skeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncuk, Küçük Oyun
Yersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
İçkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Tanımamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
Traktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motor
Raks Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bozgunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ordu Bozanlık, Fesatçılık, Fitnecilik
Salaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tufeyli
Öğretim Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
Cesamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, İrilik
Olağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olabilir, Adi, Alelade, Alışılmış, Basit, Tabii
Plansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
Civar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
Ahlaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
Şehirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentçi
Civciv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüce
Fakül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benek
Gaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
Andırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Benzemek, Çalmak, Kaçmak, Okşamak, Yaklaşmak, Birine Çekmek, Hatırtatmak
İyilikçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırhah, Hayırperver
Mutabakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvafıklık, Uygunluk, Uyum, Yekdillik, Özdeşlik, Anlaşma, Uyuşma
Sav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü, Dava, Haber, İddia, Söz, Tez, Önerme, Müddea
Kart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
Güzgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
Hamiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Not, Ek Cümle, Eklenti
Üstenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt Etmek
Dinlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
Uzman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
İnanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
Dağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarumar, Karışık, Saçılmış, Savruk, Perişan, Dikkatsiz, Derbeder, Jülide, Pejmürde, Perakende
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.