Fiyatlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pahalı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kemiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
Esri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
Kısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
Yemeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
Piçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Otosansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
Çit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeper
Amel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Edim, Fiil, Eylem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sismoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim
Cebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi
Ahretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık
Havadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz
Kurs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Ağırşak
Takvim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Gündizme
Şanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namlı, Şöhretli, Büyük, Tanınmış, Ulu, Ünlü, Yüce
Gafleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
Onaylama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
İkircik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
Ren Geyiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maral
Dindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Mukavemet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Şekva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Eşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Edeple kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Müdüriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
Şehremini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye Başkanı
Sızlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara
Kavram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Mefhum, Karın Zarı, Periton, Fehva, Nosyon
Şefkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen, Müşfik
Haz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.