Dermansız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Güçsüz, Halsiz, Yorgun Argın, Bitik, Takatsiz, Bitkin, Kof
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başbakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvekil, Başnazır
Armada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanma
İtdirseği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpacık
Kamburluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümseklik
Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
Ufalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Anık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
Yer Bilimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jeolog
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mizah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
Yıkma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrip
Harabati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Derbeder
Havalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli, Havadar
Lengitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
Ağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Agâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
Sıkı Denetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sansür
Burun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibir
Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
Makta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
Teselsül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
Söykemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak
Pozometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
Çalgı Orağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
Çirkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis
Önem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
İktisatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
İkmale Kalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
Taksirkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
Geçimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
Yer Biçimleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Kıyıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar
Zeyil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek, Katkı, Ulama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.