Pozometre kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Işıkölçer
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ayrışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
Sınırlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
Ha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet
Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
Bilgiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Ukala
Lokanta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı, Aşhane, Restoran
Üleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pay
Yekpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yoldan Sapma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
Tekabül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Mübalağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Abartı
Kazançlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi
Rötar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
Naçiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Türkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
Vakum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşluk
Kespetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
Pansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınak
Akıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
Mazlum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgin, Çilekeş, Kıyıma Uğratılmış, Zulüm Gören
Korkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
Merhem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare
Steril kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
Ongunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Bolluk, Mutluluk, Saadet
Denizaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir
Etrafını Alarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
Sözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lügat
Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
Birkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
Dengelem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilanço
Ülser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.