Kıyıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gaddar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Temenni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
Her Daim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima
İfliç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç
Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
Elektron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çınca
Yeis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Karamsarlık, Üzüntü, Ümitsizlik
Mahsuldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Keşmekeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mukaddes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Veli
Anmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
Kirletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
Loş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça
Makaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Feribot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araba Vapuru
Mahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mevzi, Yer, Yöre
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Onum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
Kermen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisar, Kale
Bibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hala
Oluşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Tezahür
Cinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Zevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
Sakınımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
Kaplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Bastırmak, Bürümek, Dolmak, Kuşatmak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, Yürümek, Yüzlemek, İstila Etmek
Hediye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
Kuşatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
Şehbender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
Vücutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
Pislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset
Dalbadal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyderpey
Hayal Gücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyile
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.