Lengitmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savsaklamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Keçiyemişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabanmersini
Tıkışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Lep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Kenar
Zor Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsadere
İftihar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
Münharif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık
Kalıplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
Sırgavıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sinirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin
Friksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
Eşantiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Bedavalık
Natık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
Başöğretmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
İtilaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşı, Anlaşma, Uyuşma
Fikrinden Taşınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak
Komodin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece, Küçük Dolap, Komot
Nasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
Desen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakış, Tasvir
Müzd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ücret
Kitabevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Kısırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akamet
Zorunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk
Gedikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
Elkızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Gelin, Kadın
Gerdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent
Tıbben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Yan Yana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Hulasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Kısaca, Kısacası, Fezleke, Sözün Kısası
Varsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Mutabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.