Eğitim Sitesi

Poetika Nedir? Poetika Hakkında Kısaca Bilgi

Poetika Terimi Hakkında Bilgiler

Tiyatro Terimi Olarak Poetika:

Aristotales'in İÖ 363-360 yılları arasında yazdığı, şiir, dram sanatı ve epik konularını içeren ve dramatik yapıtın kurallarını öneren yapıtı. Bu kitabın komedya üzerine olan bölümü ele geçmemiştir.

 

Edebiyat Terimi Olarak Poetika:

Şiir üzerine düşüncelerin ve teorilerin bütünü. Bu kelime eskiden Fransızca'da yalnız şiirin değil, güzel sanatların teorisini güzelliğin feslefesini, bir bakıma estetiği ifade ederken, bugün şiir sanatı anlamına gelen bir terim olmuştur. Batı dillerinde poetika konusuna giren birçok eser var. Türkçe'de ise, bazı şiirlerin ve grupların bildiri niteliğindeki, genellikle savunmaya dayalı birkaç önsözü görülür. Necip Fazıl Kısakürek'in de bir Poetika'sı var.

 

    Benzer Tiyatro Terimleri

    Rönesans Tiyatrosu: Rönesans döneminin tiyatrosu; ortaçağdan sonra tiyatroda yenileşmeyi gösteren tiyatro dönemi. Rönesans Tiyatrosu'nun başlıca özellikleri şunlardır: 1- dünyevi, gerçekçi bir tiyatronun yer alması; 2- hümanist düşünce doğrultusunda antik tiyatro ve kültürün yeniden bulgulanması; 3- saray tiyatrosuna bağlı olarak tiyatrosal özelliklerin gelişme göstermesi; 4- komedya ve tragedya yanısıra, pastoral oyun, melodram ve tragikomedya gibi yeni türlerin ortaya çıkması. Rönesans Tiyatrosu, toplumsal deneyim olarak tiyatronun yeniden bulgulanması olarak önem taşır.

    Auto Sacramentale: İspanyadaki ilk dinsel oyunlara verilen ad bu oyunlarda kutsal kitaptan öyküler ve ermişlerin yaşamları alegorik oyun kişilerle sahneye getirilmiştir Rönesansta löpe de vega ve tirso di molina ünlü İspanyol yazarları bir çok Auto yazmışlardır.

    Dakikalama: Oyunun süresini hesaplayabilmek için her bölümün kaçar dakika sürdüğünü saptama.

    Saçma Tiyatrosu: 1950'lerde başlıcalıkla Fransa'da yaygınlık kazanmış bir avangart tiyatro akımı ve anlayışı. Göreneksel burjuva dünyasının alışılageldik beylik değerlerine dayalı yaşam tarzını mutlak olumsuzlayıcı bir tepki olarak ortaya çıkmış olan Saçma Tiyatrosu, toplumsal yabancılaşmayı bir insanlık durumu olarak alarak, bu ikisini özdeşleştirir. Saçma Tiyatrosu, 2. Dünya Savaşı'nın yol açtığı tinsel bunalımdan kaynaklanan kötümser, bilinemezci ve hiçlikçi bir dünya görüşü doğrultusunda, insanın varoluşunu ve yaşamını mantıkdışı, saçma ve anlamsız olarak ortaya koymaya, insanlar arasında iletişimin olanaksızlığını göstermeye çalışmıştır. Saçma Tiyatrosu, bu düşünce yapısına bağlı olarak, göreneksel dramatik biçimleri ve anlamlı diyalog düzenini yıkmış; tarihsellik ve psikolojik dışı gelişim; eylem ve çatışmaya bağlı olmayan bir oyun yapısı kurmuş; paradoksal, mantığa aykırı bir diyalog düzenini oyun dili haline getirmiştir. Saçma Tiyatrosu'nun estetik kökenleri, soytarı edebiyatına, groteske, bilinçaltı akımına, kara gülmeceye, sözsüz oyuna olduğu kadar; dadacı tiyatro, gerçeküstücü tiyatro, vahşet tiyatrosu ve varoluşçu tiyatro gibi tiyatro deneyleri ile Jarry, Apollinaire, Artaud ve Kafka gibi yazarların düşünce ve uygulamalarına uzanır. Camus'nün insan varoluşunun saçmalığı görüşü üzerine kendini temellendiren Saçma Tiyatrosu, varoluşçu tiyatro gibi, "insan varoluşunun saçmalığını tartışmaya girmez, somut bir veri olarak, yeni elle tutulur sahneler içinde ortaya koyar". Başta Beckett, Ionesco, Adamov ve Arrabal olmak üzere, Saçma Tiyatrosu bağlamında şu gibi adlar yer alır: Pinter, Albee, Kopit, Hildesheimer, Tardieu, vb.

    Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.

    Online Tiyatro Terimleri Sözlüğü