Şeytanca kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şeytani
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Telesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
Uğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Demonstrasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
Sunma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İkram, Takdim
İcap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
Oturtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
Nağıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş
İdarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneticilik
Abonelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcülük
Janjan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanar Döner, Yanardöner, Şanjan
Akak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecra, Yatak
Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Farba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırfır
Birader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
Fasıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Kesinti, Ayırdım
Pişman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
Bereketlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
Evlat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru
Fenomen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
Öçürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi
Alayişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Problematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorunsal
Deha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öke, Dahilik, Ökelik
Niyet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
Merhametli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Boza Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
İmanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin
Mütehassıslık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık
Yalıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.