Bereketlenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Artmak, Çoğalmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Pulsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş, Züğürt
Şark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
Bezginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
Üzgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza
Bollanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Artmak, Fazlalaşmak
İçgüdüsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyaki
Nüfuzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Söyleşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasbihal, Musahabe, Sohbet
Felah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Selamet
İstimzaç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak
Pirina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriket
Çıkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bohça
Hareketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
Yasallaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanunlaşmak
Yenilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi, Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet
Gösterme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Teşhir
Düşünüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
Hisse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pay, Tutam
Şandel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtma
Skolastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
Yargılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
Erbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Ehil, Yetkili
Edim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Fiil, İvaz
Asıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
Mülazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
İstikbal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
Yaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli
Satır Arası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Cehennem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.