Uğrulamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çalmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Işıldayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Şartname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
Belirleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
Çimme Tumanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayo
Sapık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anormal, Meczup
Katetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek
Hadisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
Dayanabilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Muzip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılgan, Şakacı, Zarafatçıl
Kabotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik
Mütenakız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Çelişmek
Ev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Beyit, Dar, Hane, Konut, Mekân, Nesil, Ocak, Soy, Sülale
Kolye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
Rejisör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
Muğber Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Küsmek
Anüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
Depo Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
Taife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Tayfa
Ekseriyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
Sonsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyet
Yeşermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
Teklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek
Beyanname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
Azarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
Zeyreklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zekâ
Asabiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Sayrılıkları
Rabıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
Bilcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
Yenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
Cümbüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
Sakıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtenip
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.