Öğretici kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Didaktik, Öğretmen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Açıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzah, Tavzih
Dengeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
Takat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Güç, Hâl, Hız, Kuvvet, Mecal
Cem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
Demir Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tren Yolu, Ray
Tahaşşüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
Faça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Giysi, Surat, Yüz
Çünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zira, Şu Yüzden Ki, Bu Nedenle Ki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İrtihal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
Kütle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Küme, Yığın
Tonga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Tuzak, Batur, Kahraman
Sugötürmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
Vaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu
Yüksünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
Tabii Afet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal Yıkım, Felaket
Aden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
Adres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
Düzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uydurmak
Reddetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak, Çürütmek, Geri Çevirmek, Kusmak, Terslemek, Kabul Etmemek
Çapul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Yağma, Talan
Cüzam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Tazelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpelik
Bulgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
Rağmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karamazdan
Soğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk
De kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
Bedelsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Çimil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
Cühela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
Mitoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.